1 Masa 2 Sandalye

Hakan Fidan’ın ziyareti Türkiye-Fransa ilişkileri bakımından neye işaret?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın uzun süredir beklenen Fransa ziyareti nihayet gerçekleşiyor. 2 Nisan’da Paris’e gidecek olan Fidan, bu ziyarette Türkiye-Fransa ilişkilerinde uzun süredir devam eden gerilimleri masaya yatıracak.

Erdoğan-Macron hattında yeni bir diyalog dönemi mi?

Son dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasındaki temasların artması dikkat çekiyor. İki lider, Kasım 2024’te Macaristan’da yüz yüze görüşmüş ve o tarihten bu yana dört kez telefon görüşmesi gerçekleştirmişti.

Bu diplomatik temaslar, özellikle Donald Trump’ın ABD Başkanlığı’na dönmesiyle şekillenen yeni küresel dengeler kapsamında önem taşıyor. ABD’nin Avrupa üzerindeki etkisinin yeniden artması, Türkiye ve Fransa gibi iki önemli aktörün ilişkilerini gözden geçirmesine neden olmuş durumda.

Fidan’ın Paris’teki görüşmelerinde Suriye, Ukrayna, Avrupa güvenliği ve Türkiye’deki Fransız okulları gibi kritik konular ele alınacak. Ayrıca Macron’un Türkiye’ye olası bir ziyareti de gündemde. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması gibi iç siyasi gelişmeler, bu ziyaretin gerçekleşme ihtimalini gölgeleyebilir.

Türkiye’deki Fransız okulları krizi

Türkiye’de faaliyet gösteren Charles de Gaulle ve Pierre Loti liselerinin statüsü uzun süredir iki ülke arasında tartışma konusu. Türk hükümeti, bu okulların müfredatının Türkiye’nin eğitim sistemine uyumlu hale getirilmesini ve denetlenmesini talep ediyor. Buna karşılık Fransa, kendi yasalarının bu tür değişikliklere izin vermediğini savunuyor.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in Şubat ayında yaptığı açıklamada, Fransa’dan karşılıklılık ilkesine dayalı bir anlaşma talep ettiklerini ancak olumlu bir yanıt alamadıklarını belirtmesi, sorunun derinleştiğini gösteriyor.

Fidan’ın ziyareti, bu eğitim krizinin çözülüp çözülemeyeceği konusunda kritik bir eşik olacak.

Ukrayna ve Avrupa güvenliği: Türkiye’nin rolü ne olacak?

Ziyarette Ukrayna’daki savaş ve Avrupa’nın savunma politikaları da önemli başlıklardan biri olacak. Fransa ve İngiltere, son dönemde Avrupa güvenliği için 27 AB ülkesi ile Türkiye, İngiltere, Norveç ve İzlanda’nın dahil olduğu “27+4” formatında yeni bir girişim başlattı.

Türkiye’nin Avrupa’nın güvenlik mimarisindeki rolü bu kapsamda yeniden tartışılıyor. Ancak Ankara’nın AB’nin savunma platformlarından “siyasi nedenlerle” dışlanıyor olması, Türk tarafının Paris’ten bu konuda destek talep etmesine yol açabilir.

Suriye ve IŞİD’le mücadelede Türkiye-Fransa anlaşmazlığı

Fidan’ın temaslarında Suriye’deki gelişmeler de masada olacak. Fransa, YPG’nin bel kemiğini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ni (SDG) desteklemeye devam ederken, Türkiye YPG’yi “terör örgütü” olarak kabul ediyor ve bölgeden temizlenmesi gerektiğini savunuyor.

Son dönemde SDG’nin Suriye rejimiyle yaptığı anlaşma ve bu güçlerin Suriye ordusuna entegre edilme süreci, Türkiye için dikkatle takip edilen bir gelişme. Ankara, bu sürecin bölgesel dengeler açısından nasıl bir sonuç doğuracağını görmek istiyor.

Fidan’ın ziyaretinde, IŞİD’le mücadelede Türkiye, Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriye’nin oluşturduğu yeni mekanizma hakkında Fransa’ya bilgi vermesi ve destek istemesi bekleniyor.

Türkiye-Fransa ilişkilerinde yeni bir dönem mi başlıyor?

Fidan’ın ziyareti, Türkiye ve Fransa arasında uzun süredir devam eden gerilimleri çözme konusunda önemli bir test olacak. Ancak eğitimden güvenliğe, ticaretten jeopolitik meselelere kadar pek çok başlıkta tarafların hala ciddi görüş ayrılıkları bulunuyor.

Paris’te yapılacak görüşmeler, iki ülkenin ortak çıkarları doğrultusunda iş birliği mi yapacağını yoksa mevcut gerilimlerin devam mı edeceğini belirleyecek. Fidan ve Macron yönetiminin atacağı adımlar, Türkiye-Fransa ilişkilerinin geleceğini şekillendirecek.

Exit mobile version