İstanbul’un ESENYURT ilçesi, Beylikdüzü’nün yakınında 1 milyon nüfusa sahip yepyeni bir yer. Burada ağırlıklı DEM Parti seçmeni yaşıyor. Son yapılan operasyon kapsamında Esenyurt Belediye Başkanlığı’na kayyum atandı. Tasvip edersiniz, etmezsiniz, ayrı konu. Ben size olayın detaylarını aktarayım.
Belediye Başkanı Ahmet Özer, geçen milletvekili seçimlerinde DEM’in Van’dan milletvekili adayıydı. Son belediye seçimlerinde CHP ile DEM arasındaki pazarlıklar neticesinde DEM Partili Ahmet Özer Esenyurt’tan Belediye Başkanı oldu. Yani, bu kişi aslen CHP’li değil, DEM’li ve PKK sempatizanı.
Bu olaylar üzerine CHP Başkanı Esenyurt’ta miting tertip etti ama CHP’li belediye başkanlarının %40’ı bu mitinge katılmadı. Ben de miting meydanındaydım. CHP, Sn. İmamoğlu’nun yaklaşık 4,5 milyon oyunu aldığı 10 milyon İstanbulludan maalesef 5-6 bin kişiyi toplayabildi. Mitingde sallanan bayrakların hangi gruplara ait olduğunu bizzat gördüm.
Mitinge, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Afyon Belediye Başkanı Burcu Özkan gibi, Atatürk çizgisindeki kişiler katılmadı.
Bu tablo bize şunu gösteriyor: CHP içerisinde daha şimdiden bölünmeler var. Mitingde Ekrem İmamoğlu’nun göğsünü yırtarcasına yaptığı konuşma mağduru oynamaktan başka bir amaç taşımıyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise Partisinde kendisini kanıtlamaya çalışıyor.
Esenyurt Belediye Başkanı’nın geçmişteki söylemlerine internetten göz atın. İstanbul’un ortasında böyle bir belediye başkanını PKK’yla mücadele halindeki Sn. Tayyip Erdoğan’ın ve devletin kabul etmesi mümkün değil. Burada çok ilginç bir husus daha var: DEM’liler mitingde kendilerini gizlediler. Neden bir şey söylemiyorlar? Çünkü onların da kendi içlerinde hesapları var. Önümüzdeki günlerde bunların hepsini göreceğiz. Tabii seçilmiş belediye başkanının yerine kayyum atanması doğru bir adım değil ama sadece bir kılıf.
AK PARTİ’NİN AYDIN’DAKİ YATIRIMLARI VE SN. MUSTAFA SAVAŞ
Bu hafta sizlere Aydın’daki gelişmelerden ve arka planda ne gibi olaylar döndüğünden bahsedeceğim. Hepinizin malumu, geçtiğimiz hafta Ak Parti Aydın Milletvekili Sn. Mustafa Savaş’ın öncülüğünde, Sn. Ömer Özmen ve Sn. Seda Sarıbaş Vekillerimizin de emekleriyle, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda, Aydın’ın kanayan yarasına dönüşen yıkık stadyumun yerine yapılacak Yeni Adnan Menderes Stadyumu ve Büyük Spor Kompleksi için proje kabul protokolü imzalandı. Projeyi çok beğendim. Bazı okuyucularım ise kompleksin küçük olmasını eleştirdiler. Büyük stadyumların bakımının zorluğunu bu bağlamda çok iyi biliyorum.
Mesela Atatürk Olimpiyat Stadyumu bunun en bariz örneği. Bu stat günlük kullanım için uygun değil. Çok hantal ve masraflı. Bir stadyum, spor faaliyetlerinin yönetimi ve amatör çalışmalara verdiği destekle değer kazanır.
Sevgili okuyucularım, stadın büyüklüğü onu bir süre sonra atıl ve bakımsız bırakır. Onun için projenin kompleks olarak öngörülmesi gayet yerinde.
Stadın yeriyle ilgili olarak muhalefet ve bazı rant grupları birçok iftiralar attılar. Kimileri “Oraya AVM yapacaklar”, kimileri “rezidans dikecekler” dedi. Kimileri ise şehrin göbeğindeki bu güzide alanı kiralayarak otopark veya fuar alanı yapmaya çalıştı. Ancak, her seçim öncesinde “Aydın’da bile ikamet etmiyor.”, “Aydınlıya hiç hizmeti yok.” söylemleriyle durmadan yıpratılan Sn. Mustafa Savaş, tüm baskılara göğüs gerip büyük uğraşlar vererek Aydınımızın çocuğu olduğunu gösterdi ve yine memleketimize güzide bir eser bırakmak için kolları sıvadı.
Tarafsız bir yazar olmama rağmen, ömrünü milliyetçi-maneviyatçı felsefeye adamış bir Atatürk sevdalısı olarak AK Parti’ye neden bu şekilde meylediyor ve onun bozulan dinamikleriyle uğraşıyorum? Sevgili okuyucularım, işte tam da bu yüzden!
AK Parti hâlihazırda, içindeki “Parti bitti nasılsa, biz son vurgunları yapalım.” düşüncesine sahip rantçı ve hain üyelerini temizleme çabası içinde. Ancak yine de boş durmuyor. Çünkü ülkesi ve milletine yatırımlarla faydalı olmayı dert edinmiş milletvekilleri var. Aydınımızın değerli Vekilleri Sn. Mustafa Savaş, Sn. Seda Sarıbaş ve Sn. Ömer Özmen, AK Parti Aydın İl Başkanının çevresinin bu Milletvekillerimize telefonlar açarak onları birbirlerine karşı dolduranlara ve düşürmeye çalışanlara rağmen, bu hain ve düzenbaz çevreyi sessizce takip edip siyasi tecrübelerini de kullanarak, Aydın Valisi ve diğer yetkililerle koordine içinde böyle yatırımları bizlere getirebiliyorlar. Sn. Milletvekillerini bu çalışmaları için tebrik ediyorum.
Hatırlarsınız, aylar önce AK Parti Aydın İl Başkanıyla bir röportaj yapmıştım. Gerek bu vesileyle stadyuma dair sorduğum soruların cevaplarını gerek Vekillerimizden öğrendiğim hususları sizinle paylaşmak istiyorum.
Yerel seçimlerden hemen önce Ak Parti İl Başkanı, başka bir ilden gelen bir milletvekili ve birkaç Ak Partiliyle Aydınımızın en güzel yerindeki bu stadyum alanını Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nden şahsı için kiralamak üzere Sn. Mustafa Savaş’tan Aydın Valisini aramasını rica ediyor. Mustafa Bey ise Valiyi aramıyor elbette ve niyeti anlıyor. Bu konuyu önceki köşe yazılarımda işlemiştim.
Sn. Savaş bunun üzerine, diğer vekillerle beraber, bu alana yine Aydınlıya hizmet edecek bir spor kompleksinin inşa edilmesi için derhal proje hazırlıklarına girişiyor. Üstelik hükümetimizin aldığı tasarruf tedbirleri kapsamında yeni binalar ve projelerin hayata geçirilmesinin zor olduğu bu ekonomik kriz döneminde.
Neden? Çünkü birilerinin bir şekilde orayı Aydınlının elinden alacağını düşünüyor. Bu ve benzeri işlerini o dönem Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı olan Sn. Savaş’la yürütemeyen Ak Parti İl Başkanı ve ekibi, seçim sonuçlarından hiç müteessir olmayacağını daha o günlerde belli etmişti zaten. Amacına ulaştığını daha sonra hepimize farklı şekillerde göstermedi mi? CHP ile AK Parti arasındaki 100 bin oyluk farka rağmen neredeyse zafer kazanmış bir komutan edasıyla karşıladı seçim sonuçlarını. Bu tavra hepimiz şaşırmıştık. İl Kadın Kolları Başkanıyla birlikte yenilgiyi bir başarı gibi sundu hepimize. Ben de bu başarısızlığı AYDINPOST’ta devamlı yazdım. Zaten siz birçok konuya vakıfsınız kıymetli okuyucularım. Ancak ben yine de yazılarımla bu kişilere bu etiketleri verenlere sesimizi duyurmaya çalıştım; duyduklarına da eminim. Her vesileyle bu bağlamda bildiklerimi anlatmaya devam edeceğim.
Cumhuriyetin 101.yılını kutlarken Aydınımızın 22 senede geldiği nokta bu stadyum meselesindeki gibi adeta. Ancak savaşarak bir şeyler oluyor. Çoğu zaman, karşılaştığım vatandaşlar “Vekillerimiz nerede? Seçim zamanı dışında da yüzlerini görmek istiyoruz.” diyorlar.
Sn. Mustafa Savaş, Sn. Ömer Özmen ve Sn. Seda Sarıbaş ve eski milletvekillerimiz AK Parti iktidarında Aydın’a aşağıdaki eserlerin kazandırılmasına katkı sundular. Ancak AK Parti İl Başkanlığı bunları anlatmıyor. Dertleri sadece kendi bekaları.
-Aydın ile Denizli arasındaki yolu 2 saatten 55 dk’ya düşüren bir otoban açıldı.
-Yakında şehir hastanesi tamamlanacak. Hastaneye giden yollar yapılıyor.
-Kuşadası ve Didim’in su problemini çözecek Söke Sarıçay Barajı’nın kritik aşamaları tamamlanıyor.
-Yeni sulama projeleri, adliye binası, toplu konutlar, okullar gibi saymaya kalksam sayfalar alacak yatırımlar yapılıyor.
-Yatırım ve Bütçe İzleme Başkanlığı’nın verilerine göre 22 yılda Aydın’a 176 milyar 674 milyon lira yatırım yapılmış. Her bir yatırım için Vekillerimizin Bakanlıklar düzeyinde yaptığı çalışmalarla yetinilse keşke. Bir de köstek olanlar var.
Devletimiz çalışıyor değerli okuyucularım.
Siyasete bekası için girip orada çöreklenenler olmasa çok daha hızlı ilerleyeceğiz.
AK Parti İl Başkanının da teşkilatıyla birlikte değiştirilip durumun düzeltileceği inancındayım.
Önümüzde il kongresi var. Kimse hayal peşinde koşmasın. “Genel Merkezden söz aldık” manipülasyonları 80’lerde kaldı. İletişim çağındayız ve herkes her şeyin farkında.
Politikada 24 saat çok uzun.
Hepinize iyi bir hafta diliyorum.
[article id=”5291″ color=”bg-primary”][/article]